Hafta sonu (2 Nisan 2016) ERG (eğitimde reform girişimi) sempozyumundaydık. Eğitimde İyi Örnekler Konferansı olarak da geçmekte. Yılda bir kez düzenlenen konferans genelde Nisan veya Mayıs ayında gerçekleştiriliyor. Bu yıl 13.’sü düzenlenen sempozyuma ilk defa katıldım ve her alanda eğitime değer veren değerli dostumun isteği ile kişisel günlüğünde yayınlanmak üzere bu yazıyı hazırladım. Yorumlara geçmeden önce genel bilgiler vereyim isterseniz.
Eğitimde farklı açılımlar proje ve sunumlar hazırlayan kişi veya kuruluşlar bunları daha önceden değerlendirme kuruluna gönderiyorlar. –Bu tarihleri tam olarak bilmiyorum öğrenmek isteyenler sitelerinden takip edebilirler.- Daha sonra sunulmaya hak kazanan sunum ve projeler programa alınıyor ve sunulacakları derslikler ayarlanıyor. Belirlenen tarihte sunum yapacak ve bu konularda meraklı olan eğitimciler sabahtan kayıtlarını yaptırdıktan sonra açılış konuşmaları yapılıyor. Bu sene açılış konuşmasında CNN TÜRK Ekonomi Müdürü Emin ÇAPA’nın etkili ve güzel bir sunumu oldu. Daha sonra sunumların yapılacağı binalara organizatörlerin ayarladığı servislerle geçiliyor. İşin burasında maraton başlıyor. 🙂 Neden böyle söylediğimi tam anlamak için katılmak gerekiyor ancak ben size anlatmaya çalışayım.
Daha önceden belirlenen 24 derslikte farklı saatlerde farklı sunumlar var. Bildiğim kadarıyla 66 tane sunum, 43 tane de atölye çalışması vardı. Bunlardan katılmak istediklerini seçip katılabiliyorsun. Ama bu o kadar da kolay olmuyor. Çünkü dersliklerin belli bir kapasitesi var ve katılımcı çok o yüzden benden tavsiye gitmeden önce internet sitesinden programa bakın ve gireceğiniz sunum veya atölye çalışmalarını önceden belirleyin. Ayrıca oraya gittiğinizde hızlı olursanız yararınıza.. Ben ilk defa gittim ve sağa sola koşturmama rağmen ilk saatlerde boş bir yer bulamadım. 🙂 Tabi daha sonra hızlı adapte olup yerlerimi ayarlamaya başladım. Burada organizasyon olarak bir eksiklik olduğunu düşünüyorum ve bu düşüncemi katılımcıların istedikleri çalışmalara online olarak kayıt yaptırmaları gerektiği şeklinde değerlendirme formlarında belirttim. Ben gün boyu dört çalışmaya katılabildim. İsterseniz bunlardan bahsedelim.
Düşünme Akademisi: (Öğretmeyi düşünmeyin. Düşünmeyi öğretin)
Sınıflarda öğrendiğimiz her bilginin aslında düşündüğümüzde farklı sonuçlar ortaya çıkarabileceği, öğrencinin bilgiye rahatça ulaşabildiği günümüzde öğretmenin sadece iyi yönlendirmesi ve düşündürmesi gerektiği ile ilgili çalışmalar yapılır. Öğrenmenin tanımı hakkında fikir sorulduğunda birçok eğitimciden farklı cevapların ortaya çıkması da bu sonucu destekler nitelikte bir sonuç elde etmemizi sağlamıştır.
Khan Academy, interneti iyi kullanan ve eğitimi önemseyenler için güzel bir girişim. Özellikle kurucusu Salman Khan’ın girişimcilik hikayesi çok ilginç.
Paylaşımların tamamen ücretsiz olduğu platformda başta Bill Gates olmak üzere bir çok destekçisi olmuş. Aynı zamanda ABD başkanı Obama tarafından girişimcilik Elçisi seçilmiş. Dileyenler https://tr.khanacademy.org/about inceleyebilirler.
Bilinçli internet hareketi. İnterneti bilinçli kullanabilmek adına öğretmen ve öğrenciler için hazırlanan bir platform. MEB ve Google tarafından desteklenmekte. Tanıtım amaçlı getirdikleri için ben ordayken afişlerden alma fırsatım oldu ama en güzel tarafı bunların baskı formatlarının ücretsiz olarak sitelerinden indirilebilmesi. Özellikle internet bilgilendirme kartları çok güzel hazırlanmış.
http://www.kesfetprojesi.org/kesfet/icerik/kesfet-projesi/hakkimizda
Kurallarım ve değerlerim projesi: Van’daki bir okulda yöneticiler tarafından öğrencilerden uymaları gereken kuralları belirlemeleri istenmiş. Daha sonra bu kurallar imzalanıp yasalar haline getirilerek uymaları istenmiş. İşin güzel bir tarafı da yaptırımlarının bile öğrencilerin hazırladığı bu kurallarla yanlış davranışlarda büyük bir oranda azalma gözlemlenmiş. Sunum yapan okul müdürünün söylediğine göre bu yaptırımları bile kullanmaya gerek kalmayacak kadar azalmış olması.